TAT VE KOKU BOZUKLUĞUNA NEDEN OLAN İLAÇLAR

Tat ve koku alma yaşamsal fonksiyonlar açısından oldukça önemlidir. Tat alma ve koku duyusu birbiriyle yakından ilişkilidir.

Çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar istenmeyen yan etki olarak tat ve koku duyusunda bozukluğa yol açabilmektedir. Koku ve tat duyularındaki değişiklikler tıbbi olarak gerektiği kadar dikkate alınmamasına karşın hastanın hayat kalitesini yakından etkilemektedir.

İlaçların neden olduğu tat ve koku bozukluklarına ait mekanizmalar iki grupta sınıflandırılabilirler:

  1. Primer mekanizma, ilacın doğrudan etkisinden kaynaklanmaktadır; agonizma veya antagonizma gibi ilaç-reseptör etkileşmeleri, afferent ve efferent nöronların hücre zarlarında aksiyon potansiyel yayılımını bozması, nörotransmitter fonksiyonun bozulması ve algılamayla ilişkili beyin bölgelerindeki nöral ağın bozulması gibi mekanizmalar örnek verilebilir.
  2. Sekonder mekanizma, ilacın yan etkilerinden kaynaklanmaktadır; kimyasalların algı alıcılarına erişiminin sınırlandırılması (mukoza kuruluğu, nazal konjesyonun artışı, tat alma tomurcuklarının kapatılması), algı reseptörlerinin kimyasal veya iyonik ortamının değiştirilmesi (mukus veya salya içeriğinin değişmesi) örnek verilebilir.

İlaçların neden olduğu tat bozukluklarından en yaygın görüleni disguzidir; tuzlu tadı algılayan iyon kanallarını içeren tat alıcılarının veya nöronların işlevsizliği veya siklik nükleosid ve inositol trifosfat içeren ikinci habercil sisteminin değişmesi sebebiyle oluşmaktadır. Bu durum dilde metalik tada neden olur.

Oral yoldan kullanılan bazı ilaçlar, ağız boşluğu üzerindeki reseptörleri lokal olarak aktifleştirdiği için istenmeyen metalik tat oluşumuna neden olabilir.

Bazı ilaçlar intravenöz yoldan uygulandığında da çok kısa süre içinde metalik veya acı tat duyularını indükleyebilir.

Sıvı formülasyonlarda veya çiğnenen katı formlarda oral yolla alınan ilaçlar, dil üzerindeki tat alıcılarını ve yeme sırasında yemek borusunun bir kısmını doğrudan uyararak tat bozukluğu yapar.

Pek çok tat-koku duyusu bozukluğu, polifarmasi kaynaklı ilaç etkileşimlerinin bir sonucudur.

Tat Bozuklukları

  1. Niceliksel tat bozuklukları
  • Aguzi: Tat duyusunun yokluğudur.
  • Hipoguzi: Tat alma duyarlılığında azalmadır.
  • Disguzi: Tat duyusunun bozulmasıdır.
  • Hiperaguzi: Tat duyusunda artıştır.
  • Seçici ageuzi/hipoguzi: Sadece belli bir tadın algılanması veya diğer tatlara göre daha az algılanmasıdır.

2. Niteliksel tat bozuklukları

  • Paraguzi: Tat uyaranının yanlış algılanmasıdır.
  • Kakoguzi: Tatların kötü olarak algılanmasıdır.
  • Fantom tat: Sabit tat hissedilmesidir.

Koku Bozuklukları

  1. Şiddet ve formuna göre koku bozuklukları

Koku alma hastalıkları

  • Normosmi: Normal fonksiyondur.
  • Hiposmi: Koku alma yeteneğinde azalmadır.
  • Anosmi: Koku alamamadır.
  • Hiperosmi: Kokulara karşı duyarlılık artışıdır.

Kokuları algılama hastalıkları

  • Parosmi: Kokulu uyarandan farklı koku almadır.
  • Fantosmi: Kokulu uyaran yokken koku almadır.
  • Kakosmi: Kokuyu kötü olarak algılamadır.  
  • Heterosmi: Kokuları birbirinden ayırt etme güçlüğüdür.

2. Altta yatan lezyona göre koku bozuklukları

  • İletim tipi
  • Sensöriyel tip
  • Nöral tip

Tat Ve Koku Bozukluğuna Neden Olan İlaçlar

Antibiyotikler

  • Ampisilin, azitromisin, siprofloksasin, klaritromisin, enoksasin, etambutol, metronidazol, ofloksasin, sülfametoksazol, tikarsilin, tetrasiklin

Antifungaller

  • Griseofulvin, terbinafin

Antiviralller

  • Asiklovir, amantadin, gansiklovir, interferon, pirodavir, oseltamivir, zalsitabin

Antidepresanlar ve Antianksiyete İlaçları

  • Amitriptilin, klomipramin, desipramin, doksepin, imipramin, nortriptilin alprazolam, buspiron, flurazepam

Hipnotikler

  • Eszopiklon, zolpidem

Antipsikotikler

  • Klozapin, trifluoperazin

Antimanik İlaçlar

  • Lityum

Antiepileptikler

  • Karbamazepin, fenitoin

Antimigren İlaçları

  • Dihidroergotamin mezilat, naratriptan, rizatriptan, sumatriptan

Antihistaminikler ve Dekonjestanlar

  • Klorfeniramin, loratadin, psödoefedrin

Antihipertansifler ve Diğer Kardiyovasküler İlaçlar

  • Asetazolamid, amiodaron, amilorid, bepridil, betaksolol, kaptopril, diltiazem, enalapril, hidroklorotiyazid, losartan, nifedipin, nitrogliserin, propafenon, propranolol, spironolakton

Hipolipidemik İlaçlar

  • Atorvastatin, fluvastatin, lovastatin, pravastatin

Antienflamatuvar İlaçlar

  • Beklometazon, budesonid, deksametazon, flunisolid, flutikazon propiyonat, kolşisin

Antineoplastikler

  • Sisplatin, karboplatin, siklofosfamid, doksorubisin, fluorourasil, levamizol, metotreksat, vinkristin

Antiparkinson İlaçları

  • Antikolinerjikler, levodopa

Bronkodilatörler

  • Bitolterol, pirbuterol

SSS Stimülanları

  • Amfetamin, deksamfetamin, metilfenidat

Kas Gevşeticiler

  • Baklofen, dantrolen

Tiroid İlaçları

  • Karbimazol, levotiroksin sodyum, propiltiyourasil, tiamazol

(Ayrıca sigarada bulunan nikotin maddesi de tat ve koku bozukluğuna neden olabilmektedir.)

Hasta Eğitimi

Hipertansiyon, iskemik kalp hastalığı, konjestif kalp yetmezliği veya proteinüri ile birlikte seyreden diyabeti olan hastalarda disguzi geliştiğinde, dildeki istenmeyen tat, yemeğin normal tadını maskeler ve tattaki bu değişimler beslenme alışkanlıklarına etki eder. Örneğin azalan tuz algısı sonucu hasta yemeklere daha fazla tuz ekler; hipertansiyonlu hastalarda tuz algısındaki bu kayıp, düşük tuz diyetine uymayı zorlaştırarak tedavi başarısını etkiler. Aynı şekilde tatlı tat algısındaki değişiklikler, diyabetli yetişkinlerin sakkaroz tüketimini artırarak diyabetini kötüleştirebilir. Böylece hem ilaçların etkisinin azalmasına hem de hastalığın ilerlemesine neden olarak tedavi başarısını etkileyebilir.

Günümüzde kronik hastalıkların, kullanılan ilaçların ve dolayısıyla polifarmasinin artmasıyla beraber ilaç kaynaklı tat-koku bozuklukları görülme sıklığı da gittikçe artmaktadır. Bu nedenle, koku ve tat bozukluklarına neden olabilecek ilaçların bilinmesi ve ilaçların bu etkilerine karşı hastalara doğru hasta eğitiminin yapılması çok önemlidir. İlaçların neden olduğu tat ve koku bozukluklarının geçici veya kalıcı olup olmamasına göre doğru bilgilendirme ve tanısının erken konulması için doktora doğru zamanda yönlendirme hayati önem arz etmektedir.

Kaynak:

  1. Doty R.L. ve ark. Drug-Induced Taste Disorders. Drug Safety (2008) 31 (3): 199-215.
  2. Hubertus Rademacher W.M. ve ark. Oral adverse effects of drugs: Taste disorders. Oral Diseases. (2020) 26: 213–223.
  3. Başaran M.M. ve Bacanlı M. İlaçların Neden Olduğu Tat ve Koku Alma Bozuklukları. TJFMPC, (2020)14 (1): 153-162.
  4. Kurtuldu E. ve ark. Tat Duyu Bozukluklarına Genel Bakış. Atatürk Üniv. Diş Hek. Fak. Derg. (2018) 28 (2) : 277-283.

2 yorum

BİLGE ADANUR · 22 Haziran 2022 14:04 tarihinde

Bilginin tazelenmesi ,paylaşılması mesleki katkısı heyecan verici.

zoritoler imol · 14 Ocak 2023 12:39 tarihinde

Its like you read my mind! You appear to know a lot about this, like you wrote the book in it or something. I think that you can do with a few pics to drive the message home a little bit, but instead of that, this is magnificent blog. A fantastic read. I will definitely be back.

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önemli Hatırlatma

Değerli Ziyaretçiler,

Sitemizdeki içeriklerin tamamı herhangi bir ticari kaygı olmadan hazırlanmakta olup, eczacılık mesleğine katkı sunması amacıyla mesleki duyarlılık temelinde özgün olarak sizlere sunulmaktadır.

E-BÜLTEN

Yeni yüklenen slaytlardan ve güncel yazılardan haberdar olmak istiyorsanız e-posta adresiniz ile e-bültene kaydolabilirsiniz.